Kitabı okuyan çoğu kişinin dikkatini çeken cümle sanırım bu olmuştur.
Yalan söylemeye gerek yok,kitabın başları beni gerçekten sıktı ve bıkkın bir şekilde kitabı okurken bu cümle benim içimde bir şeyleri harekete geçirdi. Belki Münire ilk defa Cemil Bey'e olan aşkını bana hissettirdi, bilemiyorum. İşte kitabın bu kısmından sonra okuma hevesim biraz daha arttı.
Beni şaşırtan olay Yakup Kadri'nin erkek olmasına rağmen bir kadının ağzından yazması. Yani bir insanın ne hissetiğini anlatmak zaten zorken,bunu karşı cinsten biri için yapması beni büyülüyor. Beni yormayan bir anlatımı var Yakup Kadri'nin.
Şimdi kitaba gelirsek ben Cemil ve Münire'nin kavuşamamasının sebebinin zaman şartları olduğunu düşünüyorum. Bu yaşananlar şimdi olsaydı ya da ben Münire'nin yerinde olsaydım aşkım için savaşırdım. Bu kadar çabuk pes etmesi açıkcası Münire'nin aşkını biraz sorgulattı bana. Ama dediğim gibi zaman şartları karşı çıkmasına engel olabilirdi. Babasıyla bile zor konuşan bir insan nasıl babasına karşı gelebilir ki? Hep bu ikilemde kaldım. Münire savaşmadı mı yoksa savaşamadı mı? Ama okumaya devam ettiğimde Münire'nin Cemil'i aklından çıkaramaması bu soruyu cevaplamamı sağladı. Münire savaşamadı. Kimse de onun yanında olmadı. Herkes acı çektiğini biliyordu ama kimse görmek istemedi. Münire'nin arkadaşı olmak isterdim. Onunla dertleşmek, birlikte ağlamak isterdim. Ona gerçekten yardım etmek isterdim. Ben Münire'yi gerçekten seviyorum onun bir karakter olduğunu bilmeme rağmen yine kendimi tutamayıp bağlandım ona ve yine kendimi tutamayıp kendimi sürekli onun yerine koyuyorum.
Münire gerçekten çektiği acıların karşılığını almalı. Öyle bir şey olmalı ki yaraları sarılmalı. Yeniden doğmuş gibi olmak değil de, acıları ve kötü günleri geride bırakmalı. Ben Münire'nin gerçekten mutlu olmasını istiyorum. Umarım kitabın devamında Münire'yi mutlu görürüm. Bunu gerçekten çok istiyorum.
Münire gerçekten çektiği acıların karşılığını almalı. Öyle bir şey olmalı ki yaraları sarılmalı. Yeniden doğmuş gibi olmak değil de, acıları ve kötü günleri geride bırakmalı. Ben Münire'nin gerçekten mutlu olmasını istiyorum. Umarım kitabın devamında Münire'yi mutlu görürüm. Bunu gerçekten çok istiyorum.